Ekonomiden sorumlu bakan Mehmet Şimşek, 20 milyon TL değerindeki Mercedes S400 ile işyerine geliyor...17 bin TL maaşla dolmuş parasını denkleştiremeyen emekliye kamuda tasarruf hikayeleri anlatıyor.

2

İYİ Parti lideri Müsavat Dervişoğlu'ndan İmralı heyetine: Terörist Öcalan'ın ulakları, sarayda Erdoğan'la buluştu...Bu proje yaşama geçirilirse, büyük Türk milletinin felaketine sebep olur...Bunlar Anayasa'nın ilk 4 maddesini ve 66’ıncı maddesini değiştirmek istiyorlar...Anayasa'nın değiştirilmesi dahi teklif edilemeyecek ilk 4 maddesi ve vatandaşlık tanımının yapıldığı 66’ıncı maddesinin değiştirilmesini istiyor. Anayasamızın değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif dahi edilemez ilk 4 maddesi ve vatandaşlık tanımının yapıldığı 66. maddesinin değiştirilmesine Türk milletinin rızası var mıdır?

YAZININ SONUNDA ANAYASA'DAKİ İLK DÖRT MADDE VE 66. MADDE VAR!

3

AKP'li eski bakan ve Cumhurbaşkanının damadı Berat Albayrak: “Ay'a 4 şeritli yol yapacağız" desek buna bile inanacak seçmenimiz var.Cumhurbaşkanımız ay'a 4 şeritli yol yapacağım" dese inanacak seçmenimiz var" demişti...

4

ABD başkanı Trump'ın Ankara'ya atadığı ABD Büyükelçisi Tom Barrack'ın kullandığı Muaviye alıntısı şöyle:

“Kırbaç yeterli olduğunda kılıcı, dilim/sözlerim yeterli olduğunda ise da kırbacı asla kullanmam..."

Muâviye: İslam Devleti'nin Ali'den sonraki halifesi ve Emevi Hanedanı'nın kurucusu.

5

Napolyon: “Yeryüzünde taklit edilemeyen tek şey, cesarettir.”

6
Anonim: Bir çivi bir nalı kurtarır, bir nal bir atı kurtarır, bir at bir yiğidi kurtarır, bir yiğit bir orduyu kurtarır, bir ordu bir ülkeyi kurtarır!

7

Polonya Başbakanı Donald Tusk:“500 milyon Avrupalı, nasıl olur da 300 milyon Amerikalıdan, 140 milyon Rus’a karşı kendilerini korumasını ister?”

8

Ekrem İmamoğlu: “İstanbul’u üç kez kazandığım için buradayım. Başka hiçbir suçum yok. Beni terörle ilişkilendirmeye kalkanın alnını karışlarım. Bana bakan Türk bayrağını görür, Atatürk’ü görür.”

9

Toplum Çalışmaları Enstitüsü 28 Mart 2025'te Yağmur Uzunırmak imzalı, 20 sayfalık Ankara merkezli bir çalışma yayımladı.İmamoğlu’nun gözaltına alınmasını protesto eden gençlerin yüzde 60’ı gelecek kaygısı nedeniyle eylemlere katılmış. Yüzde 58’i Türkiye’nin daha iyi olmasının kendilerinin vereceği tepkiye,takınacağı tutuma bağlı olduğunu düşünüyor. Yüzde 51’i Türkiye’nin en önemli sorununun adalet olduğunu düşünüyor, yüzde 14’ü ekonomi, yüzde 13’ü eğitim diyor. Katılanlar milliyetçilikten sosyalistliğe kadar kendilerini değişik tanımlamalarla tarif ediyorlar, birincisi yüzde 56’yla Atatürkçülük. Yüzde 40’ı olanak olsa bile yurtdışına gitmeyeceğini söylüyor.

10

1982 Anayasası’nda 34. madde şöyle: “Herkes önceden izin almadan silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir”

11

1973 ve 1977 genel seçimlerinde en çok oy alan birinci parti, Kürtlerin de tam desteğini alan CHP'ydi, Umudumuz da CHP lideri Bülent Ecevit olmuştu...2025'te de Türk halkının umudu bir kez daha CHP'nin ekibi...

2019 yerel seçimleriyle başlayan süreçte Mansur Yavaş’ın estirdiği rüzgârla Ankara’daki CHP’li ilçe belediye başkanı sayısı 3’ten 16’ya çıktı.

Ekrem İmamoğlu ise İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı kazanmanın yanısıra CHP’nin belediye meclisinde çoğunluğu elde etmesinde, 14 olan ilçe belediye başkanı sayısının 29’a çıkmasında en büyük rolü oynadı.

Ekonomist Mahfi Eğilmez Ekrem İmamoğlu'na yönelik 19 Mart 2025 siyasi operasyonunun maliyetini şöyle açıkladı:

“Borsadaki şirketlerin piyasa değeri kabaca 2 trilyon lira düştü. Piyasadan yabancı çıkışları oldu, yerli yatırımcılardan da dövize geçişler hızlandı. Gösterge faizinin oranı yüzde 37,09’dan yüzde 44,60’a yükseldi, dolayısıyla Hazine’nin borçlanma maliyeti 7,51 puan arttı. Türkiye’nin risk primi (CDS primi) 250 baz puandan 328 baz puana yükseldi. Bu artış, dış borçlanma maliyetimizi ciddi şekilde artırmış oldu. TCMB, bu türbülansta kurun fırlayıp gitmesini önlemek için piyasaya sürekli döviz satışı yaptı ve bu nedenle rezervlerinde 25 milyar dolara yakın azalma oldu.”

Ekonomist ve öğretim üyesi Prof. Dr. Hakan Kara, mevduat sahibi vatandaşların son iki ayda, geçtiğimiz yıl satılan 20 milyar doların neredeyse tamamını geri satın aldığını açıkladı.

19 Mart'ta İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun diploma iptali ve 23 Mart'ta tutuklanması ile devam eden siyasi gelişmeler ışığında, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB)'nın 40 milyar doları aşkın rezerv satışı yaptığı açıklanmıştı.

Merkez Bankası'nın toplam rezervlerinin ise 4 Nisan haftası itibariyle 154 milyar 260 milyon dolara gerileyerek, son 7 ayın en düşük seviyesinde olduğu görülüyor.

29 Nisan 2011'de Yeni Şafak Kanal İstanbul'un maliyetini 40 milyar dolar olarak açıklamıştı...

19 Mart 2025 siyasi operasyonu Merkez Bankası'nın 35 ila 40 milyar dolarlık rezervinin yok olmasına yol açtı...

Kanal İstanbul'un ve Erdoğan'ın ömür boyu cumhurbaşkanı olma hayalinin önündeki en büyük engel olan Ekrem İmamoğlu'nun gizli tanık ifadeleriyle tutuklanma operasyonunun maliyeti bu...

CHP Genel Başkan Yardımcısı Prof. İlhan Uzgel “35 milyar dolara yakın para kaybettik. Bize kemer sıktırdılar, sonra o parayla Ekrem İmamoğlu’nu hapse atmak için harekete geçtiler” dedi... Uzgel, bu sürecin hem Türkiye’nin ekonomik kaynaklarını tükettiğini hem de ülkenin uluslararası imajını zedelediğini söyledi.

Özgür Özel 19 Mart 2025'ten itibaren CHP'yi bir üst lige taşıma konusunda büyük rol oynadı...

Erdoğan 6 Ocak 2025’te, 86 milyon yurttaşa, “Pahalı bulduğunuz malları boykot edin.Gücünüzü gösterin” demişti...Ancak CHP'nin ekonomik boykot çağrılarına Erdoğan karşı çıktı!

“CHP’yi düzeltmeye çalıştık ama başaramadık!” diyen de Erdoğan...

Örtülü ödenek kullanımı Erdoğan döneminde 10 yılda yüzde 1500 arttı...

Yaygın iddialara göre 19 Mart 2025'te AKP hem CHP'ye, hem de İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına kayyım atamayı planlamıştı...İmamoğlu'nun tutuklanmasına halkın ve özellikle gençlerin büyük ve beklenmedik tepkisi AKP üst yönetimini geri adım atmaya yöneltti...

İmamoğlu, “Bir Ekrem’i içeri alırsan binlerce Ekrem var” dedi...

İmamoğlu 6 Nisan 2025 CHP kurultayı için “Yarış değil, barış kurultayı!” dedi...“Beni tutukladılar, şimdi turp arıyorlar!”

“İstanbul’u üç kez kazandığım için buradayım. Başka hiçbir suçum yok. Beni terörle ilişkilendirmeye kalkanın alnını karışlarım. Bana bakan Türk bayrağını görür, Atatürk’ü görür.”

CHP delegesi Ekrem İmamoğlu’nun yorumuna katıldı, bu kurultay yarış değil barış kurultayı dedi.

Özgür Özel’in anahtar listesi delegelerden onay aldı. Özel’in 60 kişilik PM ve 15 kişilik YDK listesi firesiz kabul edildi. Bu arada çarşaf liste usulüyle yapılan seçimlerde CHP tarihinde ilk kez bir genel başkanın anahtar listesi delinmedi.

Mustafa Balbay'ın dediği gibi: "Bir millet uyandı! Şimdi bu uyanışı sağlıklı bir şekilde, güven veren hedefler üreterek dayanışmayı güçlendirerek geleceğe taşıma zamanı.Zorbalık bir kişinin milyonlara zulmetmesi değildir, milyonların bir kişinin zulmünü kabul etmesidir!"

AKP EKONOMİSİNİN İFLASI:

Ekonomim.com yazarı Alaattin Aktaş: Konut fiyatlarının on beş yılda 36 kat, evet tam 36 kat arttı...On beş yılda böylesine bir artış yaşanmış ama asıl tırmanma son dört yılda. Bunu görmek için grafiğe bakmak yeter!Merkez Bankası verilerine göre konut fiyat endeksi 2010 yılının ocak ayında 4,57 düzeyindeymiş. Şubat ayına ilişkin son veri dün açıklandı ve gördük ki endeks artık 170,52 düzeyinde. Artış tam 36 kat.

2024 yılı ihracatı bir önceki yıla göre yüzde 2,4 oranında artarak 261,9 milyar dolar, ithalat ise yüzde 5 oranında azalarak 344 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir.

2024 yılı Aralık ayında dış ticaret açığı bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 43,9 artarak 8,8 milyar dolar seviyesinde kaydedilmiştir. 2024 yılı Ocak-Aralık döneminde dış ticaret açığı yüzde 22,7 azalarak 82,2 milyar dolar seviyesinde gerçekleşmiştir.

TRUMP TÜRK EKONOMİSİNİ NASIL ÇÖKERTTİĞİNİ HER FIRSATTA ANLATMAYA DEVAM EDİYOR

Evangelist papaz, misyoner Andrew Brunson olayını her fırsatta hatırlatan ABD başkanı Donald Trump o dönemde bir ültimatom verdi. 48-72 saat içinde Brunson’ı istiyoruz dedi, bu olmayınca yaptırımlar geldi. Ekonomide de büyük bir sarsıntı yaşandı...Trump döneminde YPG, Rakka’ya girip IŞİD’i bitirme onayını ABD'nden aldı, YPG’nin Amerikan ağır silahlarıyla donatılmaya başlamasının miladı 2017’dir. 15 Temmuz’dan sonra İzmir’de tutuklanan Amerikalı rahip Andrew Brunson Erdoğan’ın kendisine söz verdiği tarihte serbest bırakılmadığı için Türkiye’ye ekonomik yaptırım kararı alan Trump’tır. Ağustos 2018’te Trump’ın imzaladığı yaptırımlar, dolar kurunun birden 3 TL’den 6 TL’ye sıçramasının miladıdır. Ekim 2019’da Suriye’de Fırat’ın doğusuna harekât başlatmasın diye uyarmak için yazdığı mektupta Erdoğan’a “Aptal olma” şeklinde hitap edebilmiş olan ABD Başkanı da Trump’tır. O mektuptaki ifadelerinden hiç de pişman olmadığını, mektubu Trump’ın Manhattan’daki Trump Tower otelinin barının duvarlarını süsleyen ‘başkanlık dönemi icraatları’ arasında sergilemektedir...

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN 19 MART 2025 İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ OPERASYONU İÇİN ŞUNLARI SÖYLEDİ:

- Turbun büyüğü daha çıkmadı. Bununne olduğunu onlar da biliyor!

- Öyle şeyler ortaya çıkacak kibirbirilerinin yüzüne bakamayacaklar.

- Soruşturma derinleştikçe itiraflar geldikçe her şey ortaya çıkacak.

-İBB'de yamyamlığın kitabı yazıldı!

-İstanbul'un büyükşehir ve bazı ilçe belediyeleri ile yolsuzluk, hırsızlık konusunda yamyamlığın kitabını yazdığı anlaşılıyor.

"YAMYAMLIĞIN KİTABI YAZILMIŞ"

Yanan otobüslerin, çalışmayan merdivenlerin suçu bile İstanbullu kardeşlerimize yükleniyor. Kaynakların eser ve hizmet yerine birilerinin şahsi hırsları ve çıkarların için kullandığı ortaya çıkıyor.

İstanbul'un büyükşehir ve bazı ilçe belediyeleri ile yolsuzluk, hırsızlık konusunda yamyamlığın kitabını yazdığı anlaşılıyor. Usulsüz diploma ile başlayıp bütün şehri adeta bir ahtapot gibi saran rüşvet ile devam eden rezilliklerin boyutu gün yüzüne çıkmış oldu. Güya yakıt tankeri ile taşınan milyonlarca liralık sebze meyveden İstanbul halkının mahrem bilgilerinin yabancılara peşkeş çekilmesine, hırsızlıklardan tetikçilere varıncaya kadar her türlü hukuksuzluk var./p>

"İTİRAFÇI OLMAK İÇİN SIRAYA GİRDİLER"

Çalana değil yakalayana kızıyorlar. CHP yönetimi insanları sokağa dökerek skandalı örtbas etme çabasına girdi. İBB'deki yolsuzluğu CHP'liler ihbar etti. İtirafçı olmak için sıraya girdiler. CHP'liler paylaşım kavgasıyla birbirini ihbar etme yarışına girdi.

İşbirliği yaptıkları marjinal örgütlerin rezaletlerini sahiplenerek girdikleri tehlikeli yolu iyice içinden çıkılmaz hale getiriyorlar. Bütün bunların faturasını bize, hükümetimize keserek gerçekleri ters yüz etmeye çalışıyorlar.

İstanbul'un CHP'li belediyelerindeki yolsuzlukları dizi yapmaya kalksanız Brezilya dizilerinden daha fazla malzemeyle karşılaşırsınız.

Heybedeki büyük turplar ortaya saçıldığında bunların bırakın milleti, kendi yakınlarının suratlarına bakacak yüzleri dahi kalmayacak.

"YOLSUZLUK ÇARKINIZ DEŞİFRE OLDU"

Yolsuzluk çarkınız deşifre olmuştur. Dürüst ve şeffaf olun. Sağa sola çamur atmayı bırakın. Partiniz içindeki bilek güreşinden bizden destek alma niyetinden vazgeçin. Ağzı bozuk müptezellerle sokakları terörize etmekten vazgeçin. Olduğunu çukura halkımızı çekmeye çalışmayın.

CHP'nin paylaşım kavgası neden AK Parti'ye mal ediliyor?

Tüm medya gruplarını tek tek şikayet ediyorlar, bizi dünyaya şikayet ediyorlar. Sen kimsin ya?

Gençlerin haramilerin oyununa gelmesi bizi üzüyor.

CHP nefret dilini meşrulaştırdı. Milleti birbirine siz düşürdünüz.

Sayın Özel, ağzından çıkanı kulağı duymuyor. Sayın Özel maalesef özgürleşememiştir, koltuğunu borçlu olduğu vesayet odaklarının emrinden çıkamamıştır.

Yolsuzluk ve rüşvet çarkının içinde kimler var hepsi teker teker ortaya çıkacak.

BOYKOT AÇIKLAMALARINA TEPKİ

İşte sizlerde görüyorsunuz; İsrail, 471 gün boyunca Filistinlilerin üzerine bomba yağdırırken siyonist destekçisi şirketler için boykot kelimesini telaffuz bile etmediler. Şimdi çıkmışlar ülkenin yerli ve milli markalarını boykottan bahsediyorlar. Özel'in ne tuttuğu yol yoldur, ne de ağzından çıkan sözü kulağı duymaktadır.

'Türk ekonomisine zarar vereceğim' diyen bir ana muhalefet partisi lideri olur mu? Böyle bir siyasetçiden kendi partisine hayır gelir mi? Böyle şuursuz cümleler kurabilen birinin akılla hareket ettiğine kim inanır? Şunu herkesin bilmesini istiyorum; bu yolsuzluk çarkının içinde kimlerin olduğu zamanla ortaya çıkacaktır. Başı İstanbul'da olan ahtapotun, kollarının nerelere uzandığı yakında görülecek."

ANAYASANIN İLK DÖRT MADDESİ

Anayasanın ilk 4 maddesi nedir, değişmez maddeleri nelerdir?

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası veya 1982 Anayasası, 9 Kasım 1982'den bu yana geçerli olarak yürürlükte yer alıyor. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası bugüne kadar yirmi bir kez değişikliğe uğradı ancak Anayasa'nın ilk 4 maddesi değiştirilemez. Devletin şekli, Cumhuriyetin niteliği, devletin bütünlüğü, resmi dili, bayrağı, milli marşı ve başkentini ortaya koyan maddelerin değiştirilmesi ihtimalinin önüne dördüncü madde ile geçildi.

Anayasanın ilk 4 maddesi ise değiştirilemez maddeler arasında yer alıyor. Anayasa; Başlangıç, Genel Esaslar, Temel Haklar ve Ödevler, Cumhuriyetin Temel Organları, Mali ve Ekonomik Hükümler, Çeşitli Hükümler, Geçici Hükümler ve Son Hükümler olmak üzere toplam yedi bölümden oluşuyor.

ANAYASANIN İLK 4 MADDESİ NEDİR?

I. Devletin şekli

MADDE 1-Türkiye Devleti bir Cumhuriyettir.

II. Cumhuriyetin nitelikleri

MADDE 2- Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk Devletidir.

III. Devletin bütünlüğü,

resmî dili, bayrağı, millî marşı ve başkenti

MADDE 3- Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçedir.

Bayrağı, şekli kanununda belirtilen, beyaz ay yıldızlı al bayraktır.

Millî marşı “İstiklal Marşı”dır.

Başkenti Ankara’dır.

IV. Değiştirilemeyecek hükümler

MADDE 4- Anayasanın 1 inci maddesindeki Devletin şeklinin Cumhuriyet olduğu hakkındaki hüküm ile, 2 nci maddesindeki Cumhuriyetin nitelikleri ve 3 üncü maddesi hükümleri değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez.

T.C. ANAYASA İÇERİĞİ NEDİR?

Başlangıç kısmı Anayasanın dayandığı temel görüş ve ilkeleri belirtir ve Anayasa metnine dahildir. Anayasa'nın nasıl yorumlanacağını ve yurttaşların vatan ve millet sevgisine emanet ve tevdi olunduğunu ifade eden bölümüdür.

Genel Esaslar ise devlet ile ilgili tanımları içerir ve "Türk Milleti" olarak tanımlanan vatandaşların egemenlik haklarından anayasal devlet organlarına verdiği yetkileri tanımlar. İlk üç madde 4. maddede belirtildiği üzere değiştirilemez, değiştirilmesi teklif dahi edilemez.

Cumhuriyetin Temel Organları olarak belirlenmiş ve kuvvetler ayrılığı prensibi ile hareket etme zorunluluğu olan Yasama, Yürütme ve Yargı organlarına verilen yetkileri ve bunların görevlerini tanımlar.

Malî ve Ekonomik Hükümler devletin hareket edeceği temel mali ekonomik politikaları ve kuralları belirler.

Çeşitli Hükümler kısmında Başlangıç'ta da belirtilen İnkılâp kanunlarının korunması ile ilgili durum daha önceki anayasalarda yer alan kanunlar sıralanarak detaylı biçimde açıklanır.

Geçici Hükümler kısmında anayasa değişiklikleri sırasında ortaya çıkan geçici durumlar yer alır.

Son Hükümler Anayasa değişikliğinin nasıl yapılabileceğini ve bu anayasa metni içeriği ile ilgili teknik bilgileri içerir.

66. MADDE

Anayasa'mızın 66'ncı maddesinde Türk'ün tarifi yapılmıştır: "Türk Devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türk'tür." Anayasa Mahkememizin verdiği kararlarda da Türklük, vatandaşlık bağı ile tanımlanmıştır.